
Wısc 4 Zeka Testi Nasıl Yapılır ?
Wısc-IV Çocuklar İçin Zeka Ölçeği
Günümüzde geçerliliği ve güvenirliği kabul gören Wısc-IV Çocuklar İçin Zeka Ölçeği, bireysel olarak uygulanan 6-16 yaş arasında ki çocukların bilişsel yeteneklerini ölçen klinik ölçme aracıdır.
Wısc-IV uygulanması sonucunda, hazırlanacak olan raporda çocuğun değerlendirilen alanlarda nasıl bir performans sergilediği, hangi alanlarda güçlü hangi becerilerin desteklenmesi gerektiğini detaylı şekilde açıklar.
Wısc- IV Zeka Testi, sözel bilgi, sözel ifade, algısal akıl yürütme, organizasyon, sosyal bilgi, kısa süreli işitsel bellek, dikkat konsantrasyon, zihinsel işlemleme hızı, görsel motor ve ince motor koordinasyon becerilerini ölçer.
Hangi Durumlarda Uygulanması Daha Sağlıklı ?
Çocuk okula uyum problemi yaşıyorsa, akademik becerilerde zorluk yaşıyorsa, olumlu ya da olumsuz yönde giden yaşıtlarına göre ileri ya da geri olan bir durum tespit edilmiş ise uygulanması daha sağlıklı olacaktır.
Wısc-IV Zeka Testi, Dikkat Eksikliği ve Hiparaktivite, Özel Öğrenme Güçlüğü, Okul Başarısızlığı, Sosyal Kaygılar, İletişim gibi problemlerin değerlendirilmesinde yardımcı olur.
Uygulama Nasıl Yapılır ?
Wısc-IV Testinin değerlendirme süreci 3 görüşmeden meydana gelmektedir. Bunlar ön görüşme, test uygulaması ve geri bildirim görüşmesi şeklindedir. Ön görüşmede aileden çocuğa yönelik bazı bilgiler alınır. Bunlar; gelişimsel öykü, aile yaşamı, okul durumu ve bu testin neden ihtiyaç duyulduğuna yöneliktir. İkinci görüşmede ise test uygulanır. Testin uygulanması yaklaşık 2 – 3 saat sürmektedir. Ancak her çocuğun motivasyon ve çalışma hızı düzeyine bağlı olarak test süresi farklılıklar gösterebilmektedir. Geri bildirim görüşmesinde, aile ile test değerlendirmesi yapılır. Çocuğun değerlerine göre (yaşıtları arasındaki), güçlü ve geliştirilmeye açık becerileri hakkında daha ayrıntılı konuşulur. Test sonuçları, uzman psikoloğun klinik gözlemleri ve aileden alınan bilgi değerlendirilerek gerek duyulursa özel bir eğitim, akademik destek ya da duygusal destek ihtiyaçlarına yönelik tavsiyelerde bulunulur.
Uygulamayla İlgili Çocuğa Nasıl Bilgi Verilmelidir ?
Test, her çocuğa uzman psikolog tarafından bireysel olarak uygulanmaktadır. Çocuk teste gelirken karnı tok, uykusunu almış, motivasyon açısından ise normal bir günde olmalıdır. Kıyafet olarak rahat şeyler tercih edilmesi daha uygun olabilir. Çocuğa uygulama ile ilgili “bu test zeka testi, sınav” gibi cümleler kurulmamalıdır. Ayrıca test öncesi çocuğun kaygısını arttıracak yaklaşımlardan da uzak durulmalıdır. Örneğin, “yaparsın sen aslansın, şöylesin, böylesin” gibi. Test öncesinde çocuklarını Wısc-IV’ün eski versiyonu olan Wıscr testinin sorularına çalıştıran aileler görmekteyiz. Kesinlikle böyle bir yaklaşım sergilenmemelidir. Bu şekilde davranışlar çocukların kaygısını arttırmaktadır. Kaygılı çocuklar test sırasında ağlama, titreme, reddetme gibi davranışları sergileyebiliyorlar. Çocuğunuza “Sen çalışmayı yaparken ben dışarıda seni bekliyor olacağım elinden gelenin en iyisini yapacağına inanıyorum” deyip onu rahatlatabilirsiniz.
Uygulamanın Sonucu Ailelere Ne Kazandırır ?
İstanbul Wısc-IV Uygulaması, hazırlanan rapor aracılığı ile, çocuğun değerlendirilen alanlarda nasıl bir performans sergilediğini, hangi alanların güçlü yanları olduğu ve hangi becerilerinin desteklenmesinin onu olumlu yönde etkileyeceğini detaylı şekilde açıklar. Bu klinik ölçme aracı, çocuğun kapasitesinin ve yeteneklerinin farkına varılmasına ve yaşıtlarından ne kadar ileri ya da geri olduğunun saptanmasına, çıkarımlarda bulunulmasına yardımcı olacaktır.
Testin değerlendirilmesi sadece test puanlarına bakılmaksızın davranışsal gözlemler, okul ve aileden alınan bilgiler kapsamlı olarak ele alınır. Test sayesinde çocuklar, test değerlendirilmesi esnasında hem normlara göre hem de kendi içlerindeki başarı dağılımına göre kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir. Test sonuçları aileler, okul rehberlik servisleri, öğretmenler, RAM servisleri, özel eğitim kurumları ile paylaşılabilir.
- Wısc-IV Zeka Testi, sadece Türk Psikologlar Derneği tarafından verilen ve; WISC-IV Uygulama Sertifikasına sahip Psikologlar tarafından uygulanabilir.
Wısc 4 Zeka Testi
Psikolog Duygu ÇAVAŞ
Learn More

Çift Terapisi İstanbul
Evlilikler genelde mükemmel değildir. Her evlilikte zaman zaman bazı problemler yaşanabilir. Çift terapisine başvurmak için bir sorun olmasına da gerek yoktur. Bizim ülkemizde genelde problem ilerlemiş olduğunda çift terapisine başvuruluyor. Fakat çift terapisi tam olarak bu değildir. Çift terapisi Bahçeşehir hizmeti almak için mutlaka sıkıntılı bir evlilik içinde olmanız gerekmez. Evlilikleri sağlam olan birçok çift mevcut olan ilişkilerini daha da geliştirmek adına çift terapisi desteği alabilir. Ayrıca evlilikleri boyunca ortaya çıkabilecek muhtemel sorunlar karşısında nasıl bir yaklaşım sergilemeleri gerektikleri konusunda çok daha bilinçli olacaklardır.
Çözüme kavuşmayan sık tartışmalar, olumlu duygu ve davranışların kaybı çiftler arasındaki ilişki doyumunu azaltabilmektedir. Çiftler arasındaki problemler genelde iletişim, problem çözme, tartışma, duygusal yakınlık, cinsellik gibi konularda ortaya çıkabilmektedir. Çift terapisinde amaç eşlerin problem yaşadıkları konuları konuşabilir duruma gelmeleri ve çözüm arayışında olmalarına yardımcı olmaktır. Merkezimiz Gottman Çift terapisi ekolü ile danışan görmektedir.
Gottman Yöntemi, Dr. John Gottman’ın 1970′ de başlayan ve bugüne kadar devam eden bilimsel araştırmalarına dayanmaktadır. Bu araştırmalar dünyada çiftlerle yapılan ilk ve en kapsamlı araştırmalar olma özelliği taşımaktadır.
Terapi hedefleri;
▪ Her bir partner ilişki geçmişlerini, ilişki felsefelerini ve terapi hedeflerini çift terapisi ile paylaşır.
▪ İlişkinin değerlendirilmesi ile partnerlerin anlaşmazlık içinde olduğu konular belirlenir ve üzerinde çalışılır.
▪ Çiftler araştırma temelli bileşenlerle sağlıklı ilişkilerde bulunan becerileri edinir.
▪ İlişkideki ilgi, beğeni ve saygı sistemini destekleyerek çiftleri bir arada tutmak önceliklidir.
▪ İlişkide güveni geliştirmekten , duygusal kopukluğa, çatışmaları ve diğer pişmanlık yaratan durumları onarmaya kadar iyi bir ilişkinin bütün unsurlarını iyileştirmek ve bu alanda beceriler geliştirmek hedeflenir.
▪ Çift terapisinin desteği ve koçluğu ile ilişkide olması gereken iletişim becerileri edinilir.
▪ Çiftlerin, terapinin ardından ilişkileri için gerekli olan araçları ve yöntemleri öğrenmesi sağlanır.
▪ Çift terapisi odaklandığı ilişki becerilerinin yanı sıra, partnerlerin birbiri ile derinden bağ kurmalarını sağlayacak olan ilişki dinamiklerini ortaya çıkartmalarını sağlar.
Uzun yıllar boyunca mutsuz bir ilişki yürütmek, kapana kısılmışlık, çaresizlik, memnuniyetsizlik, ilişki doyumunda azalma ve daha birçok olumsuzluğu beraberinde getirir. Evlilik doyumu ile ilişki memnuniyetin yüksek olması , iş başarısı, her yönden sağlıklı bir yaşam, sağlıklı ve bilinçli ebeveynlik ve daha kaliteli bir ömür yaşamamızı sağlıyorsa ilişkimize ve kendimize yatırım yapmak oldukça önemlidir. İlişkimize, benliğimize ve duygularımıza ne kadar kulak veriyoruz ? Neye ihtiyacımız olduğunu ne kadar dikkate alıyoruz ? Yaşamımızdaki olumsuzluklar, kızarak öfkelenerek ya da karşımızdaki kişiyi suçlayarak düzelmeyecek.. Olumlu duygular, karşılıklı şekilde emek vermeyi ve vakit ayırmayı gerektirir. İlişkinize emek verin. Duygularınıza kulak verin. Mutlu ilişkiler yaşamanız dileğiyle =)
Psikolog Duygu Çavaş
Learn More
Anoreksiya Nervoza

Sosyal Anksiyete Nedir?

Panik Atak Nedir, Nasıl Geçer?
Panik bozukluğu nedir, diye soracak olursanız: Panik bozukluğu kendiliğinden ortaya çıkan, beklenmedik panik atakları ile giden bir tür kaygı bozukluğu durumudur.
Panik bozukluğun 3 ana belirtisi vardır: panik atak, beklenti kaygısı ve kaçınma.
* Çarpıntı, kalbin küt küt atması ya da kalp hızının artması
* Sıcağa bağlı olmayan terleme
* Titreme ya da sarsılma
* Soluğun daraldığı ya da boğuluyor gibi olma duyumu
* Soluğun tıkandığı duyumu
* Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma
* Bulantı ya da karın ağrısı
* Baş dönmesi, ayakta duramama, sersemlik ya da bayılacak gibi olma duyumu
* Titreme, üşüme, ürperme ya da ateş basması
* Uyuşmalar (duyumsuzluk ya da karıncalanma duyumları)
* Gerçekdışı olma duyumu, kendine yabancılaşma, ya da kendinden kopma duyumu
* Denetimini yitirme ya da “çıldırma” korkusu
* Ölüm korkusu
Panik atakları, panik bozukluk vb. kaygı bozukluklarında ortaya çıkabildiği gibi depresyon bozuklukları, örselenme/travma sonrası gerginlik bozukluğu, madde kullanım bozuklukları ve birtakım tıbbi sağlık durumlarında da ortaya çıkabilir. Panik atakta stresör gelecekle ilgili de olabilirken, genelleşmiş anksiyetede daha çok kayıplarla ilgilidir.
Toplumumuzda sıklıkla görülen kaygı bozukluklarından biridir. Bu gibi kaygı bozuklukları sıklıkla ani olarak 20’li yaşların sonunda başlayabilir. Kadınlarda daha sık rastlanır. Toplumda panik atak yaygınlığı %3, genelleşmiş kaygı bozukluklarında %3-5 olarak görülür.
Bu tip psikolojik sıkıntılar güçsüzlük değil; aksine uzun yıllardır güçlü kalmaya çabaladığınızın belgesidir. Ruhsal sıkıntıları olan bireyler profesyonel yardım almaktan çekinmemelidir. Tüm bunlar, çözümü ve tedavisi olan sıkıntılardır. Yıllarca sorunların katlanarak artmasını beklemeye gerek yoktur, psikoterapi bunun içindir.

Neden Psikoterapi?
Psikoterapinin son aşamalarının da tamamlanmasıyla birlikte özgüven artar ve problem çözme yetenekleri gelişir.

Açık Alan Korkusu – Agorafobi
Evde yalnız kalamıyor, dışarı yalnız çıkamıyor, yanınızda birilerine ihtiyaç mı duyuyorsunuz?
Asansöre binemiyor, uçak, otobüs, metro gibi toplu taşıma araçlarını kullanamıyor musunuz?
Kalabalık ortamlarda bulunmak istemiyor hatta evden dışarı çıkmakta zorlanıyor musunuz?
Sinema, tiyatro, tünel gibi kapalı alanlara giremiyor musunuz?
Yolda trafikte kalmak sizi kaygılandırıyor veya gergin hissettiriyor mu?
Şehirler arası veya uzak yollara çıkmaktan hoşlanmıyor bu durumlardan mümkün olduğunca kaçınıyor musunuz?
Buraların doktora uzak yerler olduğunu veya yardım alamayacağınızı düşünüyor olabilir misiniz?
Veya konfor alanınızdan uzaklaştığınızda kötü bir şey olacakmış gibi hissediyor olabilir misiniz?
Agorafobi yunanca kökenli, açık alan korkusu, açık alan fobisi veya meydan korkusu anlamına gelen bir kelimedir. Anksiyete bozuklukları sınıfından, psikolojik bir hastalıktır.
Agorafobi yaşayan kişi, “kaçmanın güç olabileceğini ya da panik benzeri ya da yetersizleştiren ya da utanç veren diğer belirtilerin olması durumunda yardım alamayabileceğini düşündüğü için bu tür durumlardan kaçınır.” (DSM-5).
Yanında sürekli birisinin ona eşlik etmesine gereksinim duyar. İşlevsellikte belirgin düşüş söz konusudur: İş, aile, okul, sosyal yaşamını olumsuz etkiler. Kaygı, korku ve kaçınma sürekli bir durumdur. Agorafobi yaşayan kişi, ona kaygı, korku, endişe, stres veren durumlardan korunma davranışı olarak kendince kaçma ve kaçınma davranışı gösterir. Yani mümkün olduğunca konfor alanından çıkmaz. Bazen konfor alanının dışına çıkmamak için bir kaçınma davranışı olan çeşitli bahaneleri gerçeğe de dönüşebilir. Örneğin gerçek bir mide problemi çıkabilir.
Tanı konması için en az 6 ay bu belirtiler görülmelidir.
Agorafobi, çoğu zaman panik atakla birlikte seyreder. Bu durumda; kalp krizi hissi/korkusu, nefes alamama hissi, boğuluyormuş hissi, ölüm korkusu, mide bulantıları, terlemeler, kontrolü kaybetme korkusu, bayılacakmış gibi olma, kapalı bir alana sıkışmış hissi, bulunduğu ortamdan kaçamayacakmış veya yardım göremeyecekmiş hissi, belirtiler arasına girerler. Buna Agorafobili Panik Bozukluk denir. Panik bozuklukla birlikte görülmesinin yanı sıra; Yaygın Anksiyete Bozukluğu, Obsesif-Kompülsif Bozukluk, Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Sosyal Fobi ile birlikte de görülebilir. Detaylı uzman değerlendirmesi oldukça önemlidir. Terapi süreci Bilişsel Davranışçı Psikoterapi ile gayet mümkündür.
Siz de kendinizde veya bir yakınınızda agorafobi, diğer adıyla açık alan korkusu olduğunu düşünüyorsanız; veya uzun zamandır panik atak ile ilgili terapi alıyorsanız ve şikayetleriniz hala devam ediyor ise; Bahçeşehir – Esenkent bölgesinde bulunan Psikoloji merkezimizden ücretsiz ön görüşme için bize ulaşabilirsiniz.
Uzm.Kln.Psk.Gizem Bozalp Akgün
Learn More
Engellenemeyen Takıntılarınız Var mı?

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite
